KUR’AN NEDİR ?
Yüce Rabbimiz şöyle buyurur:«... İndirdiğimiz Nur'a(Kur'ân'a) inanın...»
... ve O'na tâbi olun...
«Gerçekten bu Kur'ân insanları en doğru yola iletir.(Bildirdiği) hayırlı amelleri yapan mü'minlere kendileri için pek büyükmükâfatın olduğunu da müjdeler.»] (1)
MuhteremMü'minler!
İnanmak ve kanunlarına göreyaşamak mecburiyetinde olduğumuz Kur'ân nedir?
Kur'ân; Allah'ın insanlığa sonpeygamber/önder olarak gönderdiği Hz. Muhammed'in, Cebrail isimli Melekaracılığı ile Yüce Rabbimizden vahiy yoluyla alıp insanlığa sunduğu bir hayatnizamıdır.
Kur'ân; kâinat nizamının sonbulacağı ana kadar yaşayacak bütün insanların muhtaç olacakları itikadı,içtimaî, iktisadî, hukukî ve ahlâkî en üstün hayat kanunlarım ihtiva eden birHak kitaptır.
Kur'ân, bütün insanlığınâlimleri, mütefekkirleri, teknokratları, sosyologları, hukukçuları,edebiyatçıları ahlâkçıları... ve inkılâpçıları ile bir araya gelseler dahî birbenzerini meydana getiremeyecekleri, Allah'ın koyduğu «İlâhî KanunlarManzumesi» dir.
Kuran; lafızları veinsanlığı kuşatıcı hayat düsturları ile ilâhî, edebî ve ebedî bir Hak Kitabolduğu içindir ki, zaman aşımı, mekân değişimi onu eskitemez, yürürlüktendüşüremez. O her zaman yeni, her dem taze, her devirde eksiksiz ve mükemmeldir.
Muhterem Müminler!
Sunduğu hayatdüsturlarına göre yaşanılması engellenen, otoritesi yıkılmaya çalışılan venesillerimize bir mazi ve ölü kitabı şeklinde tanıtılmak istenen Kur'-ân'ımızınilâhi prensiplerinden bir demet sunarak, onun insanlık camiasına olan çağrısıhakkında bilgi vermeye çalışacağım.
Kur'ân; Allah'a ve elçisiHz. Muhammed'e iman etmeye, kişisel ve sosyal hayatımızı Hz.Muhammed'inönderliğinde Allah'ın Kitabı Kur'ânın buyruklarına göre düzenlemeye ve böyleceyaradılışımızın biricik gayesi olan Allah'a ibâdet görevimizi yapmaya çağırır.
Kur'ân; Dünya veÂhiret'te insan için ancak çalışmasının karşılığı olacağı gerçeğine inanmaya,ferdî mesuliyet şuuru içerisinde ve ebedî mutluluğa erme cehdi ile aşklayaşamaya davet eder.
Kur'ân; dünyadamızdakibütün varlıkların bizim için yaratıldığını, bizim faydamız içinyapılandırıldığını bildirir. Allah'ın bu nimetlerinden yararlanmamızı öğütler.Bunun için de yaratanı tanıtıcı, yaratılanlardan yararlandırıcı bütün bilgidallarına sarılmaya yönlendirir.
Kur'ân; verdiğimiz sözleri, yaptığımız sözleşmelerigeçekleştirmeye, adaleti ilke edinmeye, toplum hizmetlerini ihtisas sahibiolanlara vermeye, şahıslanınız aleyhinde de olsa doğruluk ve fazilet üzerindeyaşamaya davet eder.
Kur'ân; ziraat, sanat veticaret hayatına önem verilmesini ister. Bu meşru yollarla kazanılacak mallardaAllah'ın, cemiyetin muhtaç kesimi için tayin etmiş olduğu zekât, nafaka vefitre gibi haklar olduğunu bildirir. Allah'ın rızasına ermek için bu dinî-malîvazîfelerin îfa edilmesini emreder.
Kuran, fertleri mağdur eden,ahlâksızlığı geliştiren ve toplumu bir avuç mütecaviz mutlu azınlığınegemenliğine sokan faizi, karaborsacılığı, rüşveti ve emeği sömürüyü haramkılar.
Kur'ân; insanın bedenî, aklî veahlâkî yapışını zaafa uğratan, toplum huzurunu bozan, aile hayatının temellerinisarsan alkollü içkileri, her bir çeşit kumarı ve zinayı yasaklar.
Kur'ân; israf ve lükstenkaçınmamızı, tutumlu olmamızı emreder. Hasede düşmek ve düşürmekten sakındırır.
Kur'ân; Müslümanlarınilim, teknik ve iktisadî alanlarda, askerî ve siyasî sahalarda düşmanlarına karşıkuvvetli ve üstün olmaları gerektiğini bildirir.
Kuran; üstünlüğün, soyda, paradave mevkide değil, Allah'a îmânda, ahlâkta, insanlara faydalı olabilmede,hakkın emrine ve halkın hizmetineverilmiş ilimde olduğunu duyurur.
Kuran; erkek ve kadınolarak eşit ve kardeş olduğumuzu; kardeşlik şuuru içerisinde yaşamamızı, birbirlerimizin saadetine ve ıstırabına ortak olmamızı, zaafa düşürücü fikirayrılıklarından ve her türlü tefrikadan kaçınmamızı emreder. Başarının birlikve beraberlikle gerçekleştirilebileceğini ilan eder.
Kur'ân; duygulu birkalbe, şefkat dolu bir sineye, affedici bir ruha sahip olmamızı; çevremizesevginin, saygının, inceliğin feragat ve fedakârlığın insanî örneklerinivermemizi tavsiye eder. Yalandan, jurnalden, gıybetten, riyakârlık vebencillikten kaçınmamızı öğütler.
Kur'ân; ahlâksızlarla,sömürücü zalimlerle, entrikacı çıkarcılarla mücadele vermemizi, her zaman veher yerde toplum menfaatlerini üstün tutmamızı emreder.
Kur'ân; ferdîmülkiyetin, dokunulmaz bir hak olduğunu bildirir.Allah'ın bizler için yarattığıve helal kıldığı nimetlerden en geniş tarzda faydalanmayı çağırır.
Kur'ân; koyduğukuralların özüyle fakirliğin, inanç, ahlâk, aile ve cemiyet için tehlikeliolduğunu bildirir. Tembellikten doğan fakirliğe rıza göstermeyi yasaklar.
Kur'ân; cehaletle,zulümle ve fakirlikle mücadelede sabır gösterilmesini, îman, ibâdet, ahlâk vebirlik üzerinde sebat edilmesini emreder.
Kur'ân; her zaman ve her yerdeihlâslı yâni samimî ve iyi niyetli olmamızı, bütün işlerimizden ve sözlerimizdendolayı Allah'ın huzurunda hesap vereceğimizi, amellerimize göre ceza veyamükâfat göreceğimizi bildirir.
Yukarıda arzettiğimiz veher bir cümlesi tefsiri bir âyet açıklaması olan Kur'ân emirleri veyasaklarından bir demet sunmaya çalıştık.
Hülâsa olarak deriz ki,Kur'ân'ın bütün âyetleri maziye, hale ve istikbale ışık tutar, insanlara sonsuzbir hayat enerjisi, yaşama ve yükselme aşkı verir.Çünkü O, çağlan yaratanAllah'ın çağları kuşatması için koyduğu kanunlar manzumesidir.
Kişisel ve toplumsalgelişimimizi ve mutluluğumuzu arzu ediyor, mü'min olarak yaşamak ve Müslümanolarak can vermek istiyorsak, Kur'ân esaslarına bağlanacak, yavrularımızı daKur'ân insanı olarak yetiştirmeye çalışacağız.
Hutbemizi, Kur'ân'ıbizlere tebliğ eden Yüce Peygamberimizden hadislerle bitiriyorum:
[«Kur'ân maziyi, hâli,istikbali aydınlatan açık bir nûr, olgun akla sahip olanları ikna ve irşad edenhikmetli bir öğüt, saadete erdirecek dosdoğru bir yoldur.»
«(Bunun içindir ki) Kur'ân,maddî ve manevî zenginliktir. O'na îman ve O'nu yaşamadan sonra (imanî,kültürel ve iktisadî) fakirlik yoktur. Ondan öte zenginlik de yoktur.»
«Kim Kur'ân'ı izlerseKur'ân onu Cennet'e götürür. Kim de Onu önemsemez; izinden gitmezse onu daCehennem'e sürükler.»] (2)
1) Teğabun, 8, Enam, 55, İsra, 9.
2) S. Sağır, 2/89 K. Hafâ Hn. 1838 ve 1871 Dipnotu.